top of page

İki Yaş Sendromu mu?

  • calpay
  • 15 Ağu 2023
  • 3 dakikada okunur

Bütünsel yaşam eğitimlerinde hep hayatın aslında zor olmadığı, hayatın kişinin kendisi tarafından zorlaştırıldığı anlatılır. Ancak yüzyıllardır içinde bulunulan döngülerden kurtulmak ve hatta çocuğunu bu döngülere hiç sokmadan yetiştirmek çok zor. İnsan farkında olmadan - iyi bir şey yaptığını düşünerek - onu da hayatın “zorluklarına” alıştırmak için adımlar atıyor.


Böyle bir giriş yapmamın sebebi alışmış olduğumuz kaos ortamının, hayat şartları ve standartlarının bizi geri çağırması sebebiyle İstanbul’a dönmüş olmamız. Döner dönmez kaos ortamı dışında, buradaki kalitesiz havadan da nasibimizi aldık. Hepimiz sırayla nezle, öksürük belirtileri yaşadık. Oğlumuz Efe ev tozu alerjisi olduğunu düşündüren belirtiler yaşıyor ve zahmetli bir alerji testi yaptırmayı planlıyoruz. Şehrin kalabalık, saygısız insanları, trafik keşmekeşi beni buraya döndüğüme pişman etmeye başladı bile. Ancak her ne kadar uzaktan çalışmayı becerebilsek de iş açısından İstanbul’da olmamızı gerektiren durumlar artmaya başlamıştı ve eski normale olmasa bile normalin yeni biçimine uymamız gerekti.

Efe için burada daha fazla okul öncesi eğitim, oyun grubu ve arkadaşlık imkânı var ve imkanlarla birlikte daha fazla da risk. Ancak yukarıda da belirttiğim gibi ebeveynler olarak ona hayatı çok fazla kolaylaştırmamamız gerekiyor sanki. Bir de kendi yaptıklarımızı fark etmeden çocukların hayatıyla ilgili koyduğumuz öyle tanımlar var ki, onlar çocuk için başlı başına bir sınav. Mesela bebeklerde iki yaş sendromu diye bir şey varmış. Hep “duyduğumuz, beklediğimiz” şey bizim de başımıza geldi. Efe de artık zaman zaman inat, öfke nöbetleri, agresif tavır, her şeye hayır deme, bağırma ve istediğini elde edene kadar huzursuz olma gibi davranışlar göstermeye başladı.

Aslında bu dönemde yaşananlar bence çocuğun hayat akışında olması gereken gayet doğal davranışlar. Yürümeye ve konuşmaya başlayan çocuk kendisinin ayrı bir birey olduğunun farkına vardığı için tek istediği varlığını tüm çevresine kanıtlamak. Efe de kendi kararlarının doğru olduğunu, fikirlerinin değerli olduğunu bize ve çevresindeki diğer kişilere ispatlamaya çalışıyor.

Bu dönemde bence en önemli şey çocuğa her zamankinden daha yoğun bir ilgi göstermek. Yoğundan kastım sürekli ilgi değil, birlikte geçirdiğiniz zamanı %100 ona konsantre olarak geçirmek ve kaliteli zaman ayırmak. Onunla oyun oynamak, oyun oynarken onu eğitmek, konuşurken onun boy hizasına eğilmek ve ona bir birey olduğunu ve karşısındaki kişi tarafından dikkate alındığını hissettirmek. Ancak bizi geri çağıran ve sabrımızı zorlayan kaos ortamı enerjimizi de çalarak oğlumuza vereceğimiz ilgiyi baltalıyor. Herkesin yaptığı yanlışları zaman zaman biz de yapıyoruz.

Farkında olmadan, sakin kalıp, onun verdiği içgüdüsel tepkilere mantık çerçevesinde yaklaşmak yerine duygusal tepkiler gösterip onun üzerinde otorite kurmaya çalışabiliyoruz. Her yaptığı hareket için tek tek uyarıda bulunuyor, net ve basit cümleler yerine uzun uzun anlatmaya çalışıyoruz. Hatta ironi bile yaptığımız oluyor ve zaman zaman onunla inatlaşıyoruz. Farkında olduğumuz zamanlarda ise her şey daha kolay.

Siz bu satırları okurken biz Efe’nin ikinci yaş gününü kutlamış ve yeni yıl hazırlıklarına başlamış olacağız. Onun ilk yılbaşı kutlaması henüz otuz günlük bile değilken burada olmuş, ikincisini ise Bodrum’ da yaşamıştı. O zaman henüz yürümüyordu ve derdini de pek anlatamıyordu. Şimdi ise her konuda bir fikri ve isteği var. Doğum günü kutlaması için yaptığımız hazırlıklarda her seçimde onun fikrini de aldık. Biz hemen her şeyi oğlumuzla birlikte yapmayı isteyen ebeveynler olduğumuz için yeni yıl planlarımızı da onunla birlikte yapacağız. Onun istek ve ihtiyaçlarını daha iyi anlayıp yılbaşı kutlamamızı o şekilde organize edeceğiz.

Yeni yıl artık kapıda sayılır. 2020’ ye girerken içimde o yılın çok güzel olacağına dair bir his vardı. Yeni yıl, yeni umutlar, yeni ev, ailenin yeni bireyi… çok şanslı ve güzel bir yıl olacağını düşünüyordum. Dünya için çok zor bir yıl oldu. Bizse bu zorluklar içerisinde aile olmanın keyfini daha farklı yaşadık. 2021 yılı için farklı beklentilerimiz vardı ancak o da dünyaya kolaylık göstermedi. 2022 için beklentim, insanlığın son iki yıldır gezegendeki yaşamın verdiği mesajları anlamış olması ve gerektiği şekilde yaşamaya başlaması.


Comentários


Bana Ulaşın

bottom of page