İstek ve Beklenti
- calpay
- 15 Ağu 2023
- 3 dakikada okunur

Siz bu yazıyı okuduğunuzda biz Bodrum’da bir yılımızı doldurmuş olacağız. Üç yıl önce buradaki evi satın alıp tadilata başladığımız zaman ben mimarımızdan, kışın da bu evi kullanabilmemiz için, yerden ısıtma sistemi, şömine gibi özellikler de istemiştim. Hatta eşimin itirazlarına rağmen lafı daha da ileriye götürüp “imkân olsa ben yaz – kış Bodrum’da yaşarım” demiştim.
İnsan ne istediğine çok dikkat etmeli. Çünkü istediğimiz her şey er ya da geç oluyor, evren her isteğimizi yerine getiriyor. Ancak çoğunlukla istediğimizi detaylı olarak tarif etmediğimiz için isteklerimiz, hayalimizdeki beklentilerden farklı bir şekilde ve zamanda gerçekleşiyor. Sonra da başımıza gelenlere şaşırıp bu neden başımıza geldi diye merak ediyoruz. Mesela basit bir örnek vermek gerekirse; Sağlığınız yerindeyken “sağlıklı olmak istiyorum” derseniz sistem önce sağlığınızı bozuyor, sonra isteğinizi yerine getiriyor.
Benim kafamda da Bodrum’un sakin zamanlarında orada istediğim gibi zaman geçirebilmek hayali vardı. Çocuk yapmayı planladığımız dönemde de doğacak olan çocuğumla İstanbul’da bahçeli bir evde yaşamayı ve çocuğuma bol bol vakit ayırabilecek kadar rahat çalışabileceğim bir işim olmasını hayal ediyordum. Evren bunları kendine göre yorumlayıp Pandemi sürecinde hayatımı şekillendirdi. Mevcut işime evden çalışarak devam etme ve dışarıya çıkamadığımız için de çocuğumla 7/24 vakit geçirme imkânım oldu. Bahçeli ev ve sakin zamanlarında Bodrum’da olma hayalim de birleşerek bizi yaz – kış orada yaşamaya yönlendirdi. Sonuç olarak istediklerim evrene göre gerçekleşmişti.
Aslına bakacak olursak, Bodrum’daki hayatımız oğlumuz Efe açısından daha iyi oldu. Buraya geldiğimizde altı aylık olan Efe burada serpildi, apartman hayatına göre hem fiziksel hem de zihinsel olarak daha sağlıklı bir büyüme yaşadı. Pandemi bebeklerinin özellikle sosyal gelişim konusunda yaşadıkları eksiklikleriyse biz burada biraz daha az hissettik. Evde birlikte yaşadıkları insanlardan başka kimseyi görmeyen çocuklarda olduğu gibi Efe’nin de biraz anti-sosyal olmasından korkuyordum. O da başlarda yabancılara çekinerek bakıyor hatta büyükanneler, büyükbaba ve halaya bile zor yaklaşıyordu.
Ancak Bodrum’da olmamız sebebiyle açık havada daha fazla zaman geçirebildiğimiz için, sosyal mesafeye dikkat ederek, İstanbul’da yapabileceğimizden biraz daha fazla sosyalleşebilmeye başladık. Bizimle benzer durumda olan çocuklu arkadaşlarımızla açık havada buluşarak oğlumuzun diğer çocuklarla ve büyüklerle birlikte vakit geçirmesine dikkat ettik. Efe’nin çevresinde gördüğü insan sayısı arttıkça etrafa olan ilgisi de arttı. Yürümeye başlayıp dünyayla dik konumda iletişime geçtiğinde her şey hızla değişmeye başladı. Önce insanlara sonra görebildiği her şeye ilgi göstermeye başladı. Kendine güveni yerine geldi, özgürce hareket etmeye başladı. Ne kadar hareketli olduğunu daha önce yazmıştım. Evin dışında olmayı da çok sevdi. Havaların yeniden ısınmaya başlamasıyla onu oyun parklarına, çocuklu arkadaşlarımıza ve doğayla iç içe olabileceği yerlere götürmeye başlamıştık ki on yedi günlük tam kapanma kararı geldi.
Havalar iyice ısındığı ve Efe artık sürekli dışarıda olmak istediği için tam kapanmada biraz zorlandık. Yine evimiz sınırları ve evden uzaklaşmamak kaydıyla oturduğumuz site içerisinde vakit geçirdik. Bu dönem bittiğinden beri de imkanlarımız ölçüsünde deniz kenarında, kumsalda olabilmek için yakın yerlere seyahat ediyoruz. Efe denizi, kumu, açık havada oynamayı ve yeni insanlar görmeyi çok seviyor. Gittiğimiz yerlerde gördüğü herkese abi ya da abla diye sesleniyor, iletişime geçmeye çalışıyor. Gördüğü, yanından geçtiği her şeye dokunmaya ve yapma dediğimiz her şeyi yapmaya çalışıyor, ona vermediğimiz her şeyi istiyor. Birdenbire dünyası çok zenginleşti, müthiş hareketli ve pozitif enerjili bir çocuk oldu.
Bebeğimiz olmadan önce de çocuğum aşırı sakin ve mülayim olacağına hareketli ve biraz da yaramaz olsun diye düşünürdüm. Tabii hayal ettiğim hareketlilik ve yaramazlık benim onunla iletişim kurarak direkt kontrol altına alabileceğim boyutlarda olacaktı. İstediklerimi ona anlatabilecek, bildiğim doğruları da hemen ona öğretebilecektim. Şimdilik durum birazcık yorucu. Evren sadece benim hareketli ve biraz yaramaz isteğimi duymuş yine, ancak biz ebeveyn olarak çok mutlu ve keyifliyiz.
コメント